Özlem AÇAR

Sayın Özlem AÇAR, beni kırmadığı için, kıymetli vaktini ayırdığı için, sorularıma cevapları ile eşlik ettiği için çok teşekkür ediyorum. Hayatında her zaman her şeyin dilediği gibi olması dileğiyle ve kendisinden daha fazla eser görmek umuduyla.

SORU1: Yaşadığımız devasa evrende kendinizi üç cümle ile tanımlar mısınız?

-Azimliyim.

-Hedef odaklıyım.

-Umutluyum.

SORU2: Her yazarın her eseri kendinden bir parçadır, zor ve zahmetli süreçlerden geçer. Siz eserinizi yazarken hiç sıkıntı yaşadınız mı? Ya da yaşadığınız en büyük sıkıntı neydi?

Eserlerimi yazarken çok sıkıntı yaşadığımı söyleyemem. Benim için işin en zor kısmı yazmaya 'oturabilmek' Bir kere kalem elime alıp, o masanın başına oturduktan sonra kelimeler akıp gidiyor.

SORU3: Sizin için “yazmak” eylemi hayatınızı nasıl değiştirdi. Sizce “yazmak” eylemi insandan ziyade bir ülkeyi ne kadar değiştirebilir?

Hayatımda hiç bir değişikliğe yol açmadı bence. Çünkü elim kalem tutmaya başladığından beri yazıyorum. Evet, yanlış okumadınız... Beş yaşında okumayı söktüm, yazmayı öğrendiğimden beri de hep yazdım.

Kendimi konuşarak ifade etmekte oldukça güçlük çekerim, duygularımı kolay kolay anlatamam. Sanırım bu nedenle küçüklüğümden beri hep yazmayı seçtim. Mektup yazdım, günlük yazdım, şiir yazdım, öykü yazdım, roman yazdım...

Sanırım nefes aldığım müddetçe yazmaya devam edeceğim. Bu nedenle bireysel olarak hayatımda pek bir değişiklik yaratmadı. Yazmak, toplumsal olarak yazmayı ele alacak olursak, bir ülkeyi kökünden değiştirebilecek bir güce sahiptir. Yeter ki yazdıklarımızı sansürleyecek zihniyet karşımızda görünmez duvar örmesin... Teşekkürler.

Sevgilerimle

04.06.2022

Özlem AÇAR